Son birkaç günden beri Meclis de devam etmekte olan “Bütçe Görüşmeleri” sırasında söz alan ve farklı ifadeler ile ayni şeyi söyleyen İktidar ve Muhalefeti hayretler içerisinde dinledim. Bir ekonomist olarak bu ülkede bizleri Yönetmekte olan ve Yönetmesi ihtimal İktidar ve Muhalefetin benzer söylemlerde bulunması belki kulağa hoş gelebilir ama söylem; “KKTC Kendi Ayakları Üzerinde Duramaz” ise ben bunu Kabul etmiyorum!!!

İktidar kanadının ısrar ile altını çizmekte olduğu “Mali Paket uygulanacak yoksa maaş ödeyemeyiz” söylemine ek olarak Muhalefetin de “Türkiye’den bağımsız, kendi ayakları üzerinde duran bir ekonomi söz konusu değil” açıklamalarına karşın şunları söylemek istiyorum;

Siyasiler Kıbrıs Türkünü ayağa düşürmüştür

Şu an Meclis çatısı altında yer alan ve hale hazırda/geçmişte bu ülkeyi yöneterek bu hallere düşüren sizler, yarattığınız bu eser ile ne kadar gurur duysanız azdır. Bir toplumu bu kadar ayağa düşürebilen, kendi varlığını inkar edip muhtaç olmayı kadar kabul edebilen bir zihniyet ile biz nereye gitmeyi planlıyoruz. Sizler inanmıyorsunuz ki güçlü bir ekonomik yapıya kavuşabileceğimize, nasıl olur da bu toplumdan fedakarlık beklersiniz.

Bu ülkenin kaynaklarını üç kuruşa dağıtırken, KTHY yi batırırken, siyaset uğruna Devlet olanaklarını kullanıp herkesi istihdam ederken aklınız nerde idi? Şimdi çıkmış kürsüden kendi başarısızlıklarınızı örtmek adına “Bu ülke ekonomi anlamında bir hiçtir” diyorsunuz. Size bu hakkı kim verdi?

Siz Devleti yönetenler olarak bu ülkede neyi sağladınız ki ne bekliyorsunuz ?

Bu ülkenin kendi ayakları üzerinde duracak ekonomik kaynağı-iş gücü-bilgisi-becerisi ve hatta sermayesi var. Siz Devleti yönetenler olarak bu ülkede neyi sağladınız ki ne bekliyorsunuz ? Adaleti mi sağlayabildiniz ? Rekabeti mi sağladınız ya da çarpık vergi uygulamalarında düzeltme mi yaptınız ? Ne yaptınız ne ? Bu ülkenin envanteri bile yok elinizde? Hangi ekonomik veriyi nasıl hesaplıyorsunuz? Ekonomi ile ilgili geniş tabanlı ne açılım yaptınız da “yetersiziz” diyorsunuz…

KTHY nin iflası sonrasında boşalan piyasa farklı uçak şirketlerince dolduruldu. Doldurulmalıydı da, ekonominin temel dinamiği bunu gerektirir, arz-talep. Peki bu uçak şirketleri biletlerini nereden satıyor? Internet üzerinden. Toplumun çoğunluğu kendi biletini internetten kendi satın alıyor. Peki kar eden bu uçak şirketleri bu bilet gelirlerinin vergisini nereye ödüyor haberiniz var mı sizin ? İnternetten satın alınan tüm uçak biletlerinin vergileri, ilgili uçak şirketinin kayıtlı olduğu ülkeye ödeniyor. Özetle KKTC ye değil.. Yılda ortalama 3 milyon yolcunun %45-%50 si kendi biletini alıyor olsa buyurun siz hesaplayın KKTC bütçesinin zararını…Ama eminim haberiniz dahi yoktur bundan…

%37 ye varan bir Gelir Vergisi uygulamasının, toplamda %69 luk vergi maliyetinin olduğu KKTC de, bu çarpık sistem dolayısı ile kaybedilen Devlet Gelirlerini hiç hesapladınız mı siz? Kayıt Dışı Ekonomi ile savaş safsatalarını konuşurken, bunun gerçek nedeninin Devletin uyguladığı yüksek vergi politikaları olduğunu ne zaman anlayacaksınız ki?

Ülkeyi bu hale düşürenlerin kim olduğunun farkında mısınız? SİZ…

Kamuda uygulanan yanlış mesai saatlerinin, başarısız eğitim sektörünün, acentelerin tekeline terk edilmiş turizm sektörünün, her gün sessizce devam eden kamu istihdamlarının, yaratılan müşavir ordularının, her yeni günde yürürlüğe konan fonların-zamların ve yürürlükte olan daha birçok yanlış uygulamanın ülke ekonomisine yarattığı zararların farkında mısınız? Her şeyden vaz geçtim, bu yanlışları yaparak, ülkeyi bu hale düşürenlerin kim olduğunun farkında mısınız? SİZ…

Ekonomik paket mutlak surette uygulanmalı…Uygulanmalı da her şey onunla sınırlı değil. Bu ülkede o ekonomik paket haricinde planlanması gereken, ekonomiye katkısı yapılması gereken farklı birçok kaynak ve dinamik de var. O noktada ne yaptınız bugüne kadar?

Dediniz mi ki bu ülkede %10 Kurumlar Vergisi ve sonrasında %37 Gelir Vergisi uygulaması dolayısı ile herkes kayıt dışına çıkıyor…Gelin baylar biz bu iki vergiyi birleştirelim, %25 yapalım ve bu vergi final olsun. Herkes Şirketinden %25 ödesin ve parasını alsın ki farklı yatırımlara girsin, kayıt altına girsin…Hayır demediniz çünkü düşünmediniz bile…

Bugün itibari ile biz bol bol konuşuyoruz ama döviz yükseldi halkın alım gücü tükendi, tüccar iflasta acil önlemler almalıyız diye hiç düşündünüz mü? Düşünseydiniz eğer; %90 nı elektrik enerjisi ile ısınan ülkede, LPG ile ısınmaya teşvik verir kombi ithalatındaki vergiyi düşürürdünüz. Hem sektör canlanır hem halk daha ucuza ısınırdı. Veya bir yanda borçlarından dolayı iflasın eşiğine gelmiş, malını satıp borucunu kapayamayan insanların isyanına kulak verip , diğer tarafta yatırım yapmak için belirli bir birikimi olan insanımızı buluşturmak adına “3 ay / 6 ay süre ile tapu devirlerinde %50 indirim yapılacak” ? Siz ne yaptınız ekonominin canlanması için? Yükselen döviz karşısında ülke bütçesi her gün daha fazla gelir elde etti, buna karşın bu toplumun alım gücü eridi? Oturduğunuz yakadan bakınca “Allaha Şükür” diyorsunuzdur da, bu toplumun halini soran var mı hiç aranızda? Size bunun gibi yüzlerce kısa-orta ve uzun vadeli ekonomik plan ve açılım sayabilirim, ya siz?

Şahsi menfaatleriniz için Devletin her olanağını kullanan Sn. Siyasetçiler;

Bu ülkede siyaset uğruna, kendi menfaatleriniz uğruna taş üstünde taş kalmayacak şekilde yıkım yapan, şahsi menfaatleriniz için Devletin her olanağını kullanan Sn. Siyasetçiler, siz kimsiniz ki bu ülke ekonomisi ayakları üzerinde duramaz diyebiliyorsunuz. Hangi veri, hangi bilgi ve hangi tecrübe ile konuşabiliyorsunuz? İş hayatında ne başarı elde ettiniz de esnafın halinden anlayacaksınız? Ne zaman parasız kaldınız ki toplumun eriyen alım gücünden anlayacaksınız?

Yıllardır süre gelen BAŞARISIZLIKLARINIZ için kırk milyon neden bulabilen ve bir kez olsun kendi toplumundan özür dilemeyen, rant kavgası uğruna toplumu parçalayan, kendi basiretsizlikleriniz yüzünden boyun eğmeyi ve en iyi yalakalık yarışına giren Sevgisiz ve Saygısız Siyasetçilerimize soruyorum? Hiç mi aynaya bakmıyorsunuz, hiç mi utanmıyorsunuz…

Bir genç olarak bir kez daha anlıyorum ki bu toplumun değerleri yıkılmıştır. Kendine inanmayan bir Siyasi varlığın olduğu bu ülkede, toplum elbette umutsuz olur. Yarattığınız bu olumsuzlukları yıllarca bu topluma “ambargo” diye yutturdunuz…Ama ben sadece size de isyan etmiyorum. Değerleri büyük ölçüde değişmiş olan ve bu yozlaşmış sisteme, siyasetçilere destek veren bu topluma da kızıyorum.

Tags:

No responses yet

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir