Kıbrıs Postası ekonomi yazarlarından Mehmet Saydam, bugün 12:00’da SİM TV’de yayınlanan “GÜNDEM” programına konuk olarak ülke ekonomisini değerlendirdi.

Mehmet Saydam, yeni yılda dövizde yeniden bir artış beklediğini söyledi. Maliye Bakanı Ersin Tatar’ın, “Borçlanacaksanız TL borçlanın” sözlerini anımsatan Saydam, bu sözlerin doğru olduğunu, KKTC gelirinin TL olmasından dolayı borçlanılacak paranın da döviz değil TL olması gerektiğini kaydetti. 

Kıbrıs Postası

Son zamanlarda yaşanan Avrupa kökenli global krizden dolayı Türkiye’nin zarar ettiğine değinen Ekonomist Mehmet Saydam, TC Merkez Bankası’nda çok ciddi rezervlerin bulunduğunu ve bunların aşağa indiğini söyledi.

DOLARDA BİR ARTIŞ DAHA…

“Karşılık” denen bir olguda 0.5 puanlık bir ayrıma gidildiğini ifade eden Mehmet Saydam, Avrupa’daki istikrarın belli bir sabit dengeye otururması halinde doların da yine belli bir noktaya oturacağını ancak, bu kırımın kısa sürede düşmesini beklemediğini kaydetti. Mehmet Saydam, “Dolar sene sonuna kadar da bir kırım daha yükselebilir” dedi. 

KKTC’DE PARA POLİTİKASI YOK

“KKTC’de ekonomiyi konuşmak sınırlıdır. Çünkü bir para politikamız olmadığı için dövizi kontrol edemiyoruz” şeklinde konuşan Saydam, “TL” kullandığımız için bizim ekonomimizin ne kadar iyi olursa olsun, dövizde Türkiye’ye bağlı olduğumuzu savundu.

Maliye Bakanı’nın “döviz değil TL borçlanın” sözlerini haklı bulduğunu da söyleyen Saydam, “Ne kazanıyorsan onu borçlanman gerekir” dedi.

DÖVİZ KARŞISINDA DEVLET BÜTÇESİNDE YÜZDE 20 ARTIŞ

Ekonomist Mehmet Saydam, yaşanan kriz karşısında devlet bütçesinin kazançlı durumda olduğunu ifade ederek, bunun da sebebinin KKTC’ye ithal edilen birçok ürünün döviz endeksli oluşu ve o günkü kurdan TL’ye çevrilmesi olduğunu belirtti.
Döviz karşısında KKTC devlet bütçesinin yaklaşık yüzde 20 artış elde ettiği de vurgulayan Saydam, sokaktaki vatandaşa da değinerek, vatandaşın alım gücünün ise sıfırlandığını söyledi.

Bu yaşananlara çözüm olarak devletin fırsat kazancını bırakması gerektiğine değinen Mehmet Saydam, “Devletin fonları kaldırması yeterli bir çalışma değildi. İthalattaki vergi rejimimizi değiştirmeliyiz. Üretimdeki ve teşvikteki vergi rejimini değiştirmeliyiz” şeklinde konuştu.

ÖZELLEŞTİRME ŞEFFAF VE HALKIN MENFAATİNE OLMALI

Özelleştirmeye dair de açıklamalar yapan Saydam, şeffaf ve halkın menfaatini gözeden bir özelleştirmeye gidilmesinin şart olduğunu kaydetti.

Özelleştirme konusunda 4 önemli maddenin önemine değinen Saydam şunları sıraladı: “1. Maksimun en yüksek düzeyde ve devletin kar edeceği bir özelleştirme midir?, 2. Özelleştirmelerin şeffaf olmasına, çoklu katılımcıların olmasına özen gösterilir ve yerli yatırımcılara özel davranılmalıdır, 3. Mevcut yapılarda çalışan insanların bu özelleştirmeler sonrasına ne olacağı düşünülür ve yasal önlemler alınır, 4. Biz bu özelleştirmelerden elde edeceğimiz parayı ne yapacağız?”

KAMU İÇ BORÇLARININ ÖDENMESİ

Saydam sözlerini; “Bu özelleştirmelerden elde edilen paraların kamunun iç borçlarına ödenmesi gerekir. Yapmamız gereken budur. Siyasi ranttan bağımsız bir kurum da kurmadığımız müddetçe bu özelleştirmelerin altından kalkmamız da mümkün değildir. Kısacası biz önce ne yapmak istediğimize karar vermeliyiz. Ve bütün herşey bu ülkenin insanının elindedir” şeklinde sürdürdü.

ÜLKE OLARAK ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPAMADIK

Türkiye tarafından bize sunulan ekonomik pakete de değinen Mehmet Saydam, bu paketin mevcut KKTC ekonomisi şartlarında düzenlenmesi ve yasaya bağlanmasının bizim siyasilerimizin görevi olduğunu ancak, bunun yapmadığını söylerken, yine bizim hükümet olarak üzerimize düşeni yapmadığımızı, bunun da ülkemizin basiretsizliğini gösterdiğini vurguladı.

Saydam ayrıca, KKTC ekonomisinin bütçedeki açığı dengeleyecek çok ciddi dinamiklere sahip olduğunu dile getirdi.

CİDDİ, BAĞIMSIZ EKONOMİK ÖRGÜT KURULMALI

“Bizde maalesef bu bahsettiğimiz çerçeveyi kurabilecek bürokratlarımız emekliye ayrılmıştır. Olan mevcut az kadroyla da bir ülkenin ekonomik dengesi kurulamaz. Ekonomide uzman insanlara ihtiyaç vardır” diyerek sözlerine devam eden Saydam’a göre, ciddi bağımsız bir ekonomik örgüt kurulmalı, siyaset değişse bile bu kurul görevinde kalmalı. Aksi taktirde bu krizi yönetemezsek, işsizlik artacak.

Var olan tüm sistemin iflas etmesi gerekliliğini de savunan Saydam açıklamalarında, iflasın yaşanmadığı müddetçe bu dengesizliğin düzelmeyeceğini kaydetti. Saydam, “TC de lütfen bu ülkeye para göndermesin. İflas edelim. Herkes anlasın.
Baştan bir ekonomik sistem kurulsun” dedi.

“AF ADALETSİZLİKTİR!”

Ekonomik krizin yanı sıra “af” konularının da tartışıldığı programda Saydam, affın borçlarını ödeyenle ödemeyen arasındaki bir adaletsizlik olduğunu söyledi. Afla ilgili bir düzenlemeye gidilecekse, tüm kamu alacaklarını kapsayan bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğini kaydeden Saydam, bunun yerine Sosyal Sigortalar affının yapıldığını ve bu affın içerik bakımından ek adaletsizliklerle dolu olduğunu belirtti.

Saydam, son olarak “Ekonomiyi yönetemediğiniz topraklarda yaşayamazsınız” dedi.

Tags:

No responses yet

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir